20 Haziran 2011 Pazartesi

Sapına Kadar Profesyonel (!)


Herşeyin bir bedeli olduğu gibi kazandığın paranın da bir bedeli var buna da "iş" diyorlar.İş hayatında ise görmediğim hemen hemen hiçbirşey kalmadı sanırım. Tüm adilik, aşağılık, çıkar çatışmalarına şahit olduğum gibi kimilerine de taraf olmak zorunda kaldım. Bir tarzım, duruşum, çizgim olsun diye de bir sürü bedel ödedim. İşini iyi yapmaya tabu derecesinde önemsiyorum.

Bugün itibari ile de bir kişinin işine son vermenin ne demek olduğunu tecrübe ettim. Koleksiyondaki nadide parçalardan biri daha tamamlanmış oldu. Daha önce ekipler arası rotasyon ile çözdüğüm birçok sorunu bu sefer kökünden çözmek zorunda kaldım.

Türk toplumunda insanların ekmeği ile oynamak bir tabu olarak görülür. İşe girenlerin sonsuza dek aynı işte çalışmaları yani sebat etmeleri takdir edilen birşeydir. Ama bazı durumlar vardır ki artık yapacak birşey yoktur ve acı önlemler almak zorunda kalırsınız. Ben de sapına kadar profesyonel biri olarak ekibin geri kalanını yönetilebilir halde tutmak için birinin kellesini almam gerekti.

Aslında üzülmem gerekir değil mi? Peki neden üzülmüyorum? İçimde insan sevgisi çok azdı ve işle ilgili konularda daha da katı olabiliyorum fakat ben bile kendimden bu kadar duygusuzluğu beklemiyordum. Sanırım artık kapitalistleşme konusunda da ileri mertebelere düçar olmuş durumdayım.

Umarım öbür tarafta hesabını veremeyeceğim bir kararın parçası olmamışımdır. Ne de olsa herşey vatan için değil mi? Ben kendi çapımın elverdiği ölçüde bunun doğru olduğuna kanaat getirdim ve aldığım paranın hakkının gereğinin bu olduğuna inanıyorum.

İlginç olan son 20 gündür hayatımda ki herşeyin saçma sapan derecede kötü gitmesi. Bir sürü zor kararlar almak zorunda kalmam ve daha önceki kararların bedellerinin ödeme tarihinin gelmesi. Saçımın geri kalanı da yakında beyazlayacak sanırım.

Hiç yorum yok: