27 Aralık 2008 Cumartesi

Kaldırım Taşları ve Demokrasi


İlham perim beni bu sabah yolda yakaladı. "Bip biiip" diye sinyaller göndererek yazı yazma aşkına getirdi. Kaldırım taşları ibaresini başlıkta kullanınca sanki metaforik bir anlam yükleyecekmişim gibi duruyor ama ben gayet olduğu ve anlaşıldığı anlamda kullanıcam bu olguyu :P.

Bizim caddemizde sabahın köründe hummalı bir çalışma sürüyor. Bu çalışmanın
temelini mevcut kaldırım taşlarını sökmek ve yerine yenilerini koymak oluşturuyor. Bu kaldırım taşlarının değişmeye başladığı dönemler büyük bir "tesadüf" eseri hep yerel seçim zamanlarına denk geliyor. Ne de olsa yerel yönetim çalışıyor ! (?)

Bu olayı, hep çalışmayı son geceye bırakan öğrencinin sınava hazırlanmasına benzetiyorum. Tek fark son gece çalışsa bile öğrenci sonuca etki edecek şekilde çalışabilirken (kendimden biliyorum :P) belediyeler tam bir denyoluk olarak sadece kaynak israfına sebep olmaları. Mesela, ben kaldırım taşlarının eskidiği için değiştirildiğini hiç görmedim. O zaman bu "belediye çalışıyor" gibi bir hava yaratma girişimi olarak adlandırılabilir hem de hiç bir kuşkuya mâhal bırakmadan. Peki ben neden bunca yıllık TC vatandaşlığım sürecince kaldırım taşı değiştiriyor diye vereceği oyun rengini değiştiren seçmenle tanışmadım? Demek ki; yurdum insanı bu numaraları yemiyor. O zaman artık bırakın bu işleri belediyeci amcalarım, abilerim ...

İşin tabi diğer bir yanı demokrasi ile olan alakası. Hiç bir doğu toplumunda demokrasi kavramının doğmamış olması ve kavramı ithal edenlerde de (Hindistan hariç) büyük sıkıntıların olması ile bu basit kaldırım taşı konusu direkt alakalı (derinlere inip neden olmadı ne olmalı konusuna başka zaman giricem). Çünkü, işin özünde seçimle gelen her türlü yönetimin, yönetimi süresince çeşitli organlarca denetlenmesi ve hesap vermesi gerekmektedir. Halbuki, yurdumun demokrasisi sadece seçim organının ağır aksak çalıştığı bir demokrasidir ve denetleme organları tamamen prematüredir ya da şöyle diyeyim: güdük kalmışlardır.

Belediyelerimiz onlarca yıl sadece seçim dönemlerinde kaldırım taşlarını değiştirip, 3-5 yola asfalt atarak yıllarca durumu idare etmişlerdir. X,Y,Z,T,Q partilerinden olmaları hiç fark etmez. Zaten, belediye başkan adayları da sürekli parti değiştirmeleri ile meşhurdurlar. Her hangi bir entellektüel birikimden uzak, ideal ve etik değerlere sahip olmayan fırsatçı insan tipleridir bu belediye başkan adayları. İçlerinden istisnaları mevcuttur ama bu durum kaideyi bozmaz. Örneğin, bizim ilçenin belediye başkan adaylarından biri, ANAP-FAZİLET-DYP-AKPARTİ-CHP çizgisinde bir politik geçmişe sahiptir. Ben de sadece bu kişiye yuhhhhhhhh diyorum ve başarılarının devamını diliyorum.

Velhâsıl-ı kelâm, kaldırımtaşı diyerek geçme. Derin politik çağrışımlara kapı açan ilginç bir olgudur.

Hiç yorum yok: